11 Ocak 2011 Salı

Terelelli Pictures

Bunu buraya yazmam ne kadar doğru bilmiyorum ama bir şekilde içimdekileri dökmem gerekiyor.

Bugün bir tür sinir krizi geçirdim.

Duru dünden beri hasta. Bu sabah da hastalığın getirdiği hafif huysuzluk hali vardı üzerinde.
Öğle yemeği saatini de geçirdik biraz, bir buçuk gibi oturabildik masaya.

Hastalık, tıkalı burun, uykusuzluk ve sonucunda da tabi ki daha fazla HUYSUZLUK...

Uzun uzun yazamıyorum..

Durum şuydu:
Kaşıkları üstüme atıyor, masada elinin uzandığı ne varsa sağa sola fırlatıyor. Çorbasını avuçluyor masaya, üstüne, saçlarına sürüyor. Tabağı çekiyorum bağırıyor, geri veriyorum bağırıyor. Kaşığı istiyor, bağırıyor, veriyorum, bağırıyor. Burnu akıyor, silmek için peçeteye uzanıyorum bağırıyor. Siliyorum çıldırıyor.

3- 4 kaşık yediyse yedi.

Bir noktada ipler koptu bende. Baktım kontrolü kaybetmeye başlıyorum, kalktım banyoya gittim, girerken kapısını yumrukladım. Çıktım karşı duvarı yumrukladım.

Sonra hiç bir şey olmamış gibi döndüm salona, yemekle ilgili her şeyi öbür kenara doğru çektim. Çıkarmak için anırırcasına bağırdığı önlüğü çıkarıp masanın kabasını aldım, tabakların üzerine fırlattım. Duruyu aldım sandalyesinden, götürdüm oturma odasına, yarım yamalak temizledim.

Attım yatağa.

O ağlıyor ben ağlıyorum, o ağlıyor ben ağlıyorum. Emziğini vermem lazım, yok. Oturma odasında yok, salonda yok. Bir de salonda yerde duran elektrik süpürgesine takıldım, sinirle aldım elime borusunu, yere vurdum, vurdum, vurdum... Mama kaplı yere bu sefer de plastik parçaları yayıldı.

Hala ağlıyor bu arada kız, ben de ağlıyorum..

Cidden aklımı kaçırmak üzere olduğumu hissettim o an.

Odaya döndüm. Yatağın başında duruyormuş emzik. Verdim Duru'ya, o da sinirle çıkarıp attı. Kime çektiyse artık!

Neyse, biraz daha bağırış, karşılıklı ağlaşma, sarılma sonunda az önce uyudu Duru.

Ben bu garip halimle baş başa kaldım. Başım çatlayacak gibi ağrıyor şu an. Gözlerim kıpkırmızı.

Tez ve ödevlerimin teslim tarihlerinin yaklaşması, kariyer kaygılarım, eve - Kocaeli'ye hapsolma hissi, borçlar, eşimle sorunlar bir de üstüne PMS... Bunlardan herhangi biri ya da hepsinin toplamı bahanesi olabilir mi şu halimin?

Karşımdaki sadece bir yaşında hasta, o yüzden de huysuz bir bebek. Benim bebeğim.

Kötü bir anne miyim?

Neden sinirlerimi kontrol edemiyorum?

Ya işler daha kötüye giderse?

Ne yapacağım...

3 yorum:

  1. Kötü bir anne değilsin.
    Sadece o travma anında yanlız bir annesin.
    Biri gelip anında senden alsa idi Duru'yu , sen ne sağı solu yumruklar ne de etrafa bir şey fırlatırdın. İnan bana o saniyeye ramak kaldığımda gelip Doruk2u benden alanlar sayesinde sadece içeriye gidip yatağa kendimi atıp böğürerek ağladığımda sakinleşmem 5 dakikamı alıyordu. O süre zarfında beni değil de elektriği normal birini gören oğlan da sakinleşiyordu.
    Böyle zamanlarda yapabilirsen eğer onun eline en çok sevdiği şey neyse onu ver, daha da önemlsi Deli misin diye bir öenri gelir belki bulafıma ama Baby TV yi aç, 3 dakikada mum olur . Sonra kaparsın yeter ki o cinnet annı atlat, o ağlama kesilince sen de yumuşayacak ve sakinleşeceksin. Oyun parkının içine koy ağlaması bitince sen de gereklirse yan odaya geç , bir bardak ılık süt iç. bunları birer birer denedim ben. İşe yarıyor emin ol...

    HAYIR kötü bir anne değilsin...Hepsi geçecek...

    YanıtlaSil
  2. Sena, teşekkür ederim. Bunları duymaya çok ihtiyacım vardı. Biraz da dinlendim, şimdi daha iyiceyim.

    Gündüzleri evde yalnız olduğum için kriz anlarında müdahale edecek kimse olmuyor yakınımda ama gene de bir şekilde kontrolümü kaybetmemeyi öğrenmem lazım.. Dediğin gibi belki TV'yi açıverseydim hemen, hiç bu kadar büyümeyecekti mesele...

    YanıtlaSil
  3. bir dahaki sefer olmasın zira bu ondan cok seni yıpratır, minik belleği bazı şeyleri ezer siler geçer ama ileride bile sende iz bırakır..o yüzden bir dahaki sefer olsa bile bunu anımsar yaparsın eminim :) daha iyi olduğuna sevindim. ana kız size sevgiler...

    YanıtlaSil